Ana içeriğe atla

Okuma yazma bildiğinizden emin misiniz?


Okuma yazma biliyor musunuz?
Ne kadar anlamsız bir soru! Şu anda "okumaktasınız" zaten. 

Öyle mi?
Bence değil. Böyle bir soruyu hiç düşünmeden yanıtlamanız söz konusu bile edilemez artık. Nasıl Osmanlıca okuyup yazmak için Arapça - Farsça bilmek gerekiyordu, bugün de okur yazar olmak için biraz Fransızca, az Almanca, bir gıdım İtalyanca, çok İngilizce bilmek zorundasınız. Siz Türkiye'de okuryazar olmayı kolay mı sanıyorsunuz? 

Sözgelimi, her an, her yerde duyduğunuz sözcüklerin nasıl yazılacağını biliyor musunuz? "Fiks kart" sözcüklerini nasıl yazarsınız? "Fiks kart" diye mi, "fix kart" diye mi, "fiks cart" diye mi, "fix card" diye mi? 

"Şlovskiis"i, hiçbir yere bakmadan yazabilir misiniz? Hatta size "o" harfi dışında 9 sessizden oluştuğu kopyasını versem bile. 

"Kwik Kopy Printer" hangi dilin özelliklerine göre yazılmış? "Kopy" böyle yazılıyorsa "Copy" nedir? 

"Conbay Jeans"in ilk sözcüğü nece? "Futura Mutfak" hangi dildendir, "Gigi Zazo"? "Koçlar Centroom"daki "centroom", "center" da değil, "centrum" da değil; peki nedir? "La mod" Fransızca mı? "Antirefle cam" nasıl bir cam türüdür? "Mydonose", maydonoz; "chiwi", çivi; "porttakal", portakal mı? 

Şimdi daha zor bir soru: "Türk" nasıl yazılır? "TURKCELL"deki ya da "DIGITURK"taki gibi mi, "CNN TÜRK"teki gibi mi? Yoksa "Turc" ya da "Törk" diye mi? 

Köylü genç kızın elindeki "poşet" (Yoksa "pochet" mi?) dedikleri naylon torbanın üstünde "Nursace" yazıyor; mağazanın adı! Bu sözcük hangi dilden? 

Annesinin elindeki torbanın üstünde de "Magic Staff" yazıyor. Torbanın içinde ne var? 

"Fine line"yi "fayn layn" diye okudunuz diyelim, "LineAK"ı nasıl okursunuz? 

Peki, "Canderel Spoonful"da, ikinci sözcüğü sormuyorum; ama ilk sözcük nasıl okunacak? "Canderel" diye mi, "kendrıl" diye mi? 

"UPS'leyin"i nasıl okudunuz? "CNR", "CNN", "MSNBC"..... Nasıl okuyorsunuz bunları? "D&R", sözgelimi, nasıl okudunuz? Neden öyle okudunuz? Mutfak & banyo, Baklava & börek, ana & oğul arasına giren o "&" nedir? "MN & DM" nasıl okunacak peki? 

"LC" harfleri yan yanaysa nasıl okunur? Yanlarına bir de "1" eklenirse? Yani, "LC1" nasıl okunur? "Le - ce - bir" diye mi, "el - si - van" diye mi? İkisi de değil. "El - si - bir" diye okunuyor. Neden? 

TV kısaltmasını "ti - vi" diye okumayı nereden öğrendiniz? IMF'yi "ay - em - ef", GSM'yi "ci - es - em" diye okuduğunuza güvenip "F tipi cezaevi"ni de "ef tipi" diye okutmaya çalışıyorlar size. Buna da uyacak mısınız? Böyle okursanız "F tipi" cezaevleri sevimli mi görünecek? 

Tavşanli otobüsünün üstünde yazan AQUASUN nasil okunur? "Sakarya VİP"teki "VİP", "çok önemli insan" (Ne demekse? Kim, kimden, niçin daha önemli oluyor?) sözcüklerinin İngilizcesinin (Very Important People) kısaltmasıymış ve size bunu "vi - ay - pi" diye okuttular, okudunuz. "Mersin VİF"teki "VİF" neyin kısaltması ve bunu nasıl okuyacaksınız? 

Bir özel dersanenin ilanından, verdikleri kursları okuyorsunuz: "İngilizce /Muhasebe / Bilgisayar / Autocad". Son sözcüğü "otoket" diye mi okudunuz? Nasıl bu kadar çabuk geçebildiniz Türkçeden İngilizceye? 

Aynı beceriyi "special dürüm" için de göstermeniz gerek, "ekmek shop" ve "light köfte" için de... Belki de siz bu kadar becerikli olduğunuz için takıldı "dürüm"ümüzün, "ekmek" imizin başina, sonuna o sözcükler. Keşke bu kadar becerikli, bu kadar yetenekli olmasaydiniz. Belki o zaman "big bilgi","big para" demeye kadar vardırmayacaklardı işi. Aynı sözcüğün bir yarısını Türkçe, öbür yarısını İngilizce yaptıklarında da sizin bu uyum sağlama, olağan karşılama yeteneğinize güveniyorlar. Başka neye güvenecekler?"Anagold" hangi dilden bir sözcüktür? "Emlakbox" nece? 

"YeMc" diye bir tabela gördüğünüzde bunu nasıl oluyor da "yemek" diye okuyabiliyorsunuz? Adam, vitrinine "İn dream" diye yazdırmış. Nasıl anladınız bunun "indirim" demek olduğunu? Tabelasına "her & shey" diye yazdıran kişiye gidip dükkânın adının hangi dilden bir sözcük olduğunu ve neanlama geldiğini sordunuz mu? Pastanesine "Whisne" adını veren adam "vişne"ye çok mu düşkünmüş? 

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkçe İsimlerin İngilizceleri

Bazı isimler dünyanın hemen her yerinde ve hemen her toplumunda kullanılmaktadır. Bu isimlerin her yerde kullanılmasının temel nedenleri; ilahi dinlerde geçmeleri, sömürgecilik anlayışına bağlı kültürel aktarımlar sonucu kullandırılmış olmaları, diğer kültürlere özenme, tarihe damgasını vurmuş liderlerin isimleri olmaları... gibidir. Peki bizim dilimiz ile İngilizcede ortak olarak kullanılan isimler nelerdir_  İşte bu isimlerden bazıları: Türkçe-İngilizce Süleyman ----> soloman Yunus ----> Jonah Nuh ----> Noah Zekeriya ----> Zacharia Meryem ----> Mary Adem---->Zdam Kamuran ---->C ameron Can ----> John İsa ----> Jesus Musa ----> Moses Kerem ----> Kareem Kenan ----> Keenan Yusuf ----> Joseph Yasemin ----> Jasmine Bünyamin ----> Benjamin Biryan ----> Brian İshak ----> İsaac Yakup---->Jakop Selin  ----> Selene Defne ----> Dephny Harun ----> Aaron. >>Türk ünlüler İngiliz olsalardı isimleri ne olurdu? Görmek için tıkla

Selfie'nin Türkçe Anlamı Nedir? Selfie'nin Türkçe Karşılığı Nedir?

Selfi'ye Türkçe Karşılık Bir selfie furyasıdır gidiyor memlekette ve dünyada. Herkes selfie çekiyor da nedir bu selfie?  Selfie ne demektir? Türkçe Karşılığı nedir? Öncelikle anlamına bakalım: Selfie , fotoğraf makinasını ter çevirerek insanın kendi resmini çekmesi demektir. Bu kadar basit ama sıkıntı Türkçe karşılığında. TDK geçenlerde yaptığı açıklamada selfie kelimesi için Türkçe karşılık arandığını ancak henüz bir  karşılık bulamadıklarını açıkladı. Ben de sizlere hadi bir beyin fırtınası yapalım diyorum.  Aklııuza gelen ilk Türkçe karşılığı yazın.  Ben de en beğenileni ası(afiş) olarak hazırlayıp yayınlayayım. Facebook impressum hakkında bilgi almak için tıklayın

Düşük Bel Pantolon Nereden Çıkmıştır

Düşük Bel Pantolonun Hikayesi Türk giyim kültürüne Amerika' dan girmiş olan " düşük bel pantolon " un nereden çıktığını biliyor musunuz? Düşük bel pantolon icat ediliş açısından en garip hikayelerden birine sahiptir . Düşük bel pantolon ilk olarak Amerika'daki hapishanelerde kullanılmaya başlanmıştır. Nedeni ise çok ilginç. Hapishanelerdeki mahkumlar cinsel olarak kısıtlandıkları için hem cinslerine ilgi duymaya başlamışlar. Ancak o dönemlerde böyle şeylerin dile getirilmesi adamı ipe götüreceği için mahkumlar da bu isteklerini gardiyanlara belli etmeden gösterebilmek adına bir yöntem geliştirmişler. Bu yöntem yazının başlığından da tahmin edebileceğiniz üzere pantolonu biraz aşağı indirerek popoyu göstermek. Hay gözünü sevdiğimin Türk kültürü, her geçen gün senden kopup nerelere gidiyoruz!.. Hayır pantolonu ilk kullanan milletlerden biri olmasak içim yanmayacak. "Selfie" Sözüne Önerilen En İlginç Türkçe Karşılıklar>> Düşük