Ana içeriğe atla

Hay sizin dilinizi!..

Bu yıl hazırlanmış olan YGS Türkçe bölümü soruları bana bu yazıyı hatırlattı... 

TÜRKÇE'ye bakın, Türkçe'ye: 

"Metnin dilsel yoğrumudur söylem. Seslerin, sözcüklerin tümceye dönüştürülme sürecinde aralarında yaratılan düşünsel, çağrışımsal bağlantılar toplamıdır. Bir metnin hamuru, yaratıcısının dilsel tesiriyle karılmamışsa o metin ölü doğmuştur. Benim gevşek dokulu, yığma ve yığışımsal metinler diye nitelendirdiklerim genellikle bu türdendir."
Türkçe'nin nefis bir örneği ve ifade ile zevkin harikulâde misali olan bu cümleleri geçen cumartesi günü yapılan LYS yani üniversiteye giriş sınavının soru kitapçığından aldım. Sınavın konusu Türk Dili ve Edebiyatı idi, onbinlerce adaydan 85 dakika içerisinde 56 soruya cevap vermeleri istenmişti ve adaylara dağıtılan kitapçıktaki 10. sorunun girişinde, yukarıdaki cümleler aynen yeralıyordu. 
Sonra "Bu parçada altı çizili sözcüklerden hangisi tür yönünden ötekilerden farklıdır?" diye sorulmuş ve
beş cevap şıkkı verilmişti. 
Şaka yapmıyorum, mübalâğa falan da etmiyorum, aynen böyle sormuşlar! İnanmıyorsanız soru kitapçığını açıp bakın! 

BUNA 'ZULÜM' DERLER!

Aklı başında bir insan "dilsel yoğrum""çağrışımsal bağlantılar toplamı""metnin hamuru""dilsel tesirle karılmamış","gevşek dokulu" ve "yığışımsal" gibisinden âhenkten nasibini almamış, zevksiz, üstelik takır tukur lâflarla dolu böyle sözleri acaba niçin eder? Yeteneği olmadığından dolayı ortaya bir şey koyamamanın, yani esersizliğin verdiği eziklikten mi; etrafına böyle tuhaf sözlerini keramet, kendisini de üstad zannedecek birkaç mürid toplama çabasından mı, yoksa aklından zoru olduğundan mı, bilmiyorum. 
Ama, geleceğini belirleyebilmek için ÖSYM'nin bir sınavından ötekine koşuşturan gençlerin önüne "soru" diye böyle bir kakofoni yumağını fırlatıp atmanın tek bir izahı vardır: Buna, "zulüm" derler.
Sınav sorularını hazırlamakla görevli olan birileri kalktı, kimbilir hangi meşhur edebiyat yahut "yazın" eleştirmeninin vakti zamanında sayfalara sıvıştırdığı bu kerih ifadeleri öğrenciye sormaya kalktı diyelim... Peki ama bu sorular daha sonra hiç mi kontrol edilmez ve elemeden geçirilmez? ÖSYM'de "Bu cümleler necedir? Sorduğunuzu siz anlıyor musunuz? Talebeye yazık değil mi?"diyecek Allah'ın tek bir kulu bile kalmadı mı? Üniversiteye girecek öğrenciler artık bilgilerine göre değil, böyle saçmalıklara verecekleri tesadüfî cevaplar arasında çekilecek kurralarla mı belirleniyor? 
Ve, daha da merak ettiğim bir husus: ÖSYM'nin üstünde olan YÖK'e üye edebiyat hocaları, meselâ Prof. Mustafa İsen ve Prof. Yekta Saraç bu tuhaflığa ne zaman müdahale edecekler?

BUYURUN, OHALAYIN!

Türkçe'nin ruhuna "El fâââââtiha" demeden önce, ÖSYM'ye sevabına bir hizmette bulunayım... 
Aşağıdaki paragrafı bir felsefe makalesinden aldım, okudum, hattâ birkaç defa okudum ama ne demek istediğini bir türlü anlayamadım... Çok büyük ihtimalle sizin de anlamayacağınızı ve dolayısı ile LYS için soru hâline getirebileceğinizi düşündüm ve arzediyorum efendim...
Hazret, şöyle buyurmuş: 
"...Bu ise gerçekte 'Saltık bilinç için kurulacaktır; felsefenin görevi budur' demektir. Çünkü bireşim uzun erimde bir bütün olarak olgusallığı kapsamalıdır. Ve bireşim sonlu ile sonsuz arasındaki temel karşıtlığı sonluya tüm olgusallığı yadsıyarak değil, sonsuzu genelde sonlu tikeller çokluğuna indirgeyerek değil, ama bir bakıma sonluyu sonsuz ile bütünleştirerek yenmelidir."
Haydi beyler! Erimsel olgusallığı yadsıyın, tikelleri bireşerek saltıklayın ve kapsamınızı da kesinlikle olgusallaştırın! Maksat öğrenciyi perişan etmek değil mi? Buyurun, istediğiniz kadar ohalayıp çüşeleyin!

Alıntı: Haber Tütk

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkçe İsimlerin İngilizceleri

Bazı isimler dünyanın hemen her yerinde ve hemen her toplumunda kullanılmaktadır. Bu isimlerin her yerde kullanılmasının temel nedenleri; ilahi dinlerde geçmeleri, sömürgecilik anlayışına bağlı kültürel aktarımlar sonucu kullandırılmış olmaları, diğer kültürlere özenme, tarihe damgasını vurmuş liderlerin isimleri olmaları... gibidir. Peki bizim dilimiz ile İngilizcede ortak olarak kullanılan isimler nelerdir_  İşte bu isimlerden bazıları: Türkçe-İngilizce Süleyman ----> soloman Yunus ----> Jonah Nuh ----> Noah Zekeriya ----> Zacharia Meryem ----> Mary Adem---->Zdam Kamuran ---->C ameron Can ----> John İsa ----> Jesus Musa ----> Moses Kerem ----> Kareem Kenan ----> Keenan Yusuf ----> Joseph Yasemin ----> Jasmine Bünyamin ----> Benjamin Biryan ----> Brian İshak ----> İsaac Yakup---->Jakop Selin  ----> Selene Defne ----> Dephny Harun ----> Aaron. >>Türk ünlüler İngiliz olsalardı isimleri ne olurdu? Görmek için tıkla

Selfie'nin Türkçe Anlamı Nedir? Selfie'nin Türkçe Karşılığı Nedir?

Selfi'ye Türkçe Karşılık Bir selfie furyasıdır gidiyor memlekette ve dünyada. Herkes selfie çekiyor da nedir bu selfie?  Selfie ne demektir? Türkçe Karşılığı nedir? Öncelikle anlamına bakalım: Selfie , fotoğraf makinasını ter çevirerek insanın kendi resmini çekmesi demektir. Bu kadar basit ama sıkıntı Türkçe karşılığında. TDK geçenlerde yaptığı açıklamada selfie kelimesi için Türkçe karşılık arandığını ancak henüz bir  karşılık bulamadıklarını açıkladı. Ben de sizlere hadi bir beyin fırtınası yapalım diyorum.  Aklııuza gelen ilk Türkçe karşılığı yazın.  Ben de en beğenileni ası(afiş) olarak hazırlayıp yayınlayayım. Facebook impressum hakkında bilgi almak için tıklayın

Düşük Bel Pantolon Nereden Çıkmıştır

Düşük Bel Pantolonun Hikayesi Türk giyim kültürüne Amerika' dan girmiş olan " düşük bel pantolon " un nereden çıktığını biliyor musunuz? Düşük bel pantolon icat ediliş açısından en garip hikayelerden birine sahiptir . Düşük bel pantolon ilk olarak Amerika'daki hapishanelerde kullanılmaya başlanmıştır. Nedeni ise çok ilginç. Hapishanelerdeki mahkumlar cinsel olarak kısıtlandıkları için hem cinslerine ilgi duymaya başlamışlar. Ancak o dönemlerde böyle şeylerin dile getirilmesi adamı ipe götüreceği için mahkumlar da bu isteklerini gardiyanlara belli etmeden gösterebilmek adına bir yöntem geliştirmişler. Bu yöntem yazının başlığından da tahmin edebileceğiniz üzere pantolonu biraz aşağı indirerek popoyu göstermek. Hay gözünü sevdiğimin Türk kültürü, her geçen gün senden kopup nerelere gidiyoruz!.. Hayır pantolonu ilk kullanan milletlerden biri olmasak içim yanmayacak. "Selfie" Sözüne Önerilen En İlginç Türkçe Karşılıklar>> Düşük